Amaç
Ultrasonografi (USG) klavuzluğunda gestasyon kesesi (GS) içerisine metotreksat (MTX) enjeksiyonunu takiben dilatasyon&küretaj (D&C) işlemi yapılmış olan sezaryen skar gebeliği (SSG) olgularının sunulması amaçlanmıştır. SSG, sezaryen skar hattına implante olmuş olan bir ektopik gebelik çeşidi olup son yıllarda insidansı giderek artış göstermektedir. Genel obstetrik populasyonda 1/3000, daha önce sezaryen doğum yapmış olan gebelerde 1/2000 oranında saptanmaktadır. Adenomyozis, in-vitro fertilizasyon, plasentanın manuel çıkarılması, geçirilmiş dilatasyon&küretaj, SSG riskini arttıran faktörlerdir. Hastalar asemptomatik olabileceği gibi vajinal kanama, ağrı, uterin rupture bağlı hipovolemik şok tablosuyla da başvurabilirler. Tanıda öncelikle USG, Doppler ve gerekirse MRI kullanılmaktadır. Bu çalışmamızda kliniğimize başvuran ve USG klavuzluğunda GS içerisine metotreksat enjeksiyonunu takiben dilatasyon&küretaj (D&C) işlemi yapılmış olan SSG olgularının sunulması amaçlanmıştır.
Yöntem
Ocak 2017–Temmuz 2018 tarihleri arasında kliniğimize başvuran ve SSG tanısı koyulan olgular çalışmamıza dahil edilmiştir. SSG tanı kriteri olarak GS istmus ön duvarında sezaryen skar hattının olduğu bölgeye yerleşmiş olması, uterin kavitenin ve servikal kanalın boş olması, GS ile mesane arasında myometrial dokunun olmaması veya çok incelmiş olması kullanılmıştır (Şekil 1 SB-22). Hastaların bilgilendirilmelerini ve onamlarının alınmasını takiben anestezi altında transvajinal USG kılavuzluğunda GS içerisine 1 mg/kg MTX enjeksiyonu yapılmıştır (Şekil 2 SB-22). Tüm olgulara bu işlemden 1 hafta sonra ameliyathane şartlarında 4 ünite eritrosit süspansiyonu hazırlığını takiben D&C işlemi yapılmıştır. D&C işleminden 1 gün sonra taburculuğu yapılan hastaların serum beta-human chorionic gonodotropin (hCG) sıfırlanana kadar 1 hafta arayla takipleri yapılmıştır.
Bulgular
Çalışmamıza dahil edilen toplam 10 olgunun ortalama yaşı, gravidası ve gebelik haftası sırasıyla 33.1±6.4 yıl, 4.3±1.5 ve 6.6±1.3 hafta olarak saptandı (Tablo 1 SB-22). Hiç bir hastada GS içerisine enjeksiyon veya D&C işlemine bağlı herhangi bir komplikasyon olmadı.
Sonuç
SSG’nin tedavisiyle ilgili de bir konsensus olmamakla birlikte tedavide amaç gebeliğin sonlandırılması ve bu sayede uterin rüptürün, masif kanamaların önlenmesi ve fertilitenin korunmasıdır. Tedavi seçenekleri arasında sistemik MTX enjeksiyonu, lokal enjeksiyonlar, cerrahi tedavi veya bunların kombinasyonu bildirilmiştir. Kliniğimizde, lokal MTX enjeksiyonunu takiben D&C işlemi başarıyla uygulanmıştır. Ancak çalışmamızın önemli bir limitasyonu vaka sayısının az olmasıdır.
Anahtar Kelimeler
İntrakaviter enjeksiyon, metotreksat, sezaryen skar gebeliği, ultrasonografi.