Amaç
Yenidoğan döneminde gastrointestinal tıkanıklık belirtilerine yol açan en önemli nedenlerden biri düzeylerine göre değişmekle birlikte 400-5000 canlı doğumda bir görülen barsak atrezileridir. Kliniğimize belirtileri ve açınsamaları ile ön tanısı barsak atrezisi olan hastaların klinik bulgularının, barsak atrezilerine genel yaklaşım ile sağaltım prensiplerinin incelenmesi amaçlanmıştır.
Yöntem
Kliniğimize Ocak 1990-Ocak 2005 arasında ön tanısı barsak atrezisi olan 114 hasta geriye dönük incelenmiştir. Olguların 60'ı erkek, 54'ü kızdır. Atrezinin düzeyine göre hastaların belirtileri de değiştiğinden hastaların başvuru zamanındaki yaşları 1-18 gün arasındadır. Duodenum atrezili hastaların tanısı direkt karın graŞsi ile, diğer atrezil-erde tanı gastrointestinal pasaj grafileri ile veya ameliyat ile kesinleştirilmiştir.
Bulgular
Çekilen grafiler ve yapılan ameliyatlar sonucunda hastalarımızın 50'sinde duodenal, 30'unda ileal, 22'sinde jejunal, 8'inde kolonik, 3'ünde pilorik atrezi, 1 hastada ise tüm barsaklarda atretik segmentler saptanmıştır. Hastanın genel durumuna ve atrezinin özelliğine göre ya uç uca anastomoz yapılarak barsağın devamlılığı sağlanmış, ya da hastalara atrezi düzeyine göre ostomi yapılmıştır.
Tartışma
Barsak atrezileri, etiyolojisi tam aydınlatılamamış prenatal dönemde dahi saptanabilen anomalilerdir. Prenatal ultrasonografilerde barsaklarda dilatasyon atrezi düşündürmelidir. Kusma, en sık başvuru nedenidir. Ancak atrezinin düzeyine göre belirtiler gecikebilir. Üst gastrointestinal bölgedeki atrezilerde opaklı pasaj grafileri tanıda yardımcı olur. Ancak jejunal düzeyin altındaki atrezilerde klinik bulgular yol göstericidir ve kesin tanı ancak ameliyat sırasında konulabilir. Özellikle jejunal ve ileal atreziler ile ileal ve kolonik atrezileri ayırt etmek daha zordur. Down sendromlu olgularda duodenal atreziler sıktır. Yenidoğan döneminde gastrointestinal tıkanıklık belirtileri olan hastalarda öncelikle barsak atrezisi düşünülerek ileri açınsamalara başlanmalıdır. Sağaltımda uzun süreli ve yüksek debili ostomi prognozu kötü yönde etkilediğinden olanak olduğunca atrezili hastalar uç uca anastomoz uygulanarak sağaltılmalıdır.
Anahtar Kelimeler
-