Amaç
Kliniğimizde iki yıllık sürede yapılan sezaryen operasyonlarının demografik verilerinin incelenmesi.
Yöntem
Kasım 2002 ile Ekim 2004 tarihleri arasında kliniğimizde yapılan 679 vakadan dosyalarına ulaşılan 520 hasta çalışmaya dahil edildi.
Bulgular
Kliniğimizde 2002 Kasım-Aralık 'da 231, 2003'de 1080 ve 2004 Ekim ayı sonuna kadar 1347 doğum gerçekleştirildi. Bu dönem içinde ortalama sezaryen hızı % 25.4 dür. Anne yaş ortalaması 28 ± 5.76 olarak bulundu. Onbeş ile 20 yaş arasında % 8 ve 35 yaş üzerinde % 11 bulundu. Vakaların % 23 'ü nullipar, %38 primipar, 2-4 doğum yapanların oranı % 32 ve 5 ve beşden fazla doğum yapanların oranı % 4 idi. Gebelerin % 18'inde akraba evliliği bulunuyordu. Vakaların % 50 si hiç sezaryen geçirmemiş, % 41'i bir kez, % 8'i iki kez ve üç tanesi de üç kez sezaryen geçirmişti. Gebelerin % 36.1'inde gebelikte geçirilmiş en sık hastalık olarak % 8.2 ile hipertansif hastalıklar görüldü. Vakaların yaklaşık yarısında ilk sırada eski sezaryen endikasyonu, ikinci sırada prezantasyon anomalileri, üçüncü sırada fetal distres saptandı. Bebeklerin % 8' i 2500 g altında iken, %10'u 4000 g üzerinde saptandı. Bebeklerin % 54'ü erkek bebek olarak doğdu. Vakaların % 93'üne genel, % 5'ine spinal ve % 2'sine epidural anestezi uygulandı. Sezaryene alınan hastaların % 21'i anemik olarak saptandı. Ayrıca vakaların % 28'ine laparotomi sırasında tüp ligasyonu yapılmıştır.
Sonuç
Gebelerde rastlanan en sık sistemik hastalık hipertansif hastalıklar olarak görüldü. Sezaryen endikasyonları içinde eski sezaryen önde gelmektedir. Bu vakalarda uygun koşullarda vajinal doğum denenmesi sezaryen oranının düşürülmesine yol açabilir. Ayrıca sezaryen sırasında fertilitenin sona erdirilmesi % 28 gibi yüksek orandadır.
Anahtar Kelimeler
-