Ara

Bu bölümde sistem içerisindeki makaleler arasında arama yapabilirsiniz.

Dergi Kimliği

Online ISSN
1305-3132

Yayın Dönemi
1993 - 2021

Editor-in-Chief
​Cihat Şen, ​Nicola Volpe

Editors
Daniel Rolnik, Mar Gil, Murat Yayla, Oluş Api

Umbilikal kordonun fetus boynuna dolanması nedeniyle antenatal fetal kayıp

Ahmet Yalınkaya, Murat Yayla

Künye

Umbilikal kordonun fetus boynuna dolanması nedeniyle antenatal fetal kayıp. Perinatoloji Dergisi 2003;11(1):49-51

Yazar Bilgileri

Ahmet Yalınkaya,
Murat Yayla

  1. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Diyarbakır TR
Yayın Geçmişi
Çıkar Çakışması

Çıkar çakışması bulunmadığı belirtilmiştir.

Amaç
Fetus boynuna umbilikal kordonun multipl dolanması nedeniyle nadir görülen antenal fetal kayıp olgusunu incelemektir
Olgular
Gebeliğin 37. haftasında, G:3, P:1, 33 yaşındaki olgu, fetus hareketlerinin azalması ve doğum öncesi son kontrol amacı ile başvurdu. Ultrasonografi tetkikinde oligohidramniyos, intrauterin gelişme geriliği ve mortde fetus saptandı. Prezantasyon baş olup, fetus abdomeninde sıvı birikimi mevcuttu. Mevcut gebeliğin öyküsünde ikinci trimesterde 18 MoM AFP, normal kromozom bulgusu ve üçüncü trimesterde IUGR saptanması dışında önemli bir özellik yoktu. Doğum indüksiyonunu takiben 1600 g, 45 cm ölçülerinde kız fetus normal vajinal yolla doğurtuldu. Umbilikal kordonun boyun etrafında sekiz defa dolandığı belirlendi. Yapılan ölçümde kordon uzunluğu 125 cm olup, fetus boynunda geniş ve derin iz bıraktığı gözlendi.
Sonuç
Gebeliklerin azımsanmayacak bir oranında saptanabilen boyuna kordon dolanması genelde antenatal dönemde ciddi sorunlara neden olmamakla birlikte, eylem sırasında komplikasyonlara yol açabilmektedir Olgumuzda eylem öncesinde kordonun sekiz kez fetus boynuna dolanmış olması, fetal kayıp nedeni olarak düşünülmüştür Bu durumun AFP yüksekliğini takip etmesi kanaatimizce olguyu ilginç kılmaktadır
Anahtar Kelimeler

Umbilikal Kordon, Multipl Dolanma, Fetal kayıp.

Giriş
Gebeliklerin azımsanmayacak bir oranında saptanabilen boyuna kordon dolanması genelde antenatal dönemde ciddi sorunlara neden olmamakla birlikte, eylem sırasında komplikasyonlara yol açabilmektedir. Olgumuzda eylem öncesinde kordonun sekiz kez fetus boynuna dolanmış olması, fetal kayıp nedeni olarak düşünülmüştür. Bu durumun AFP yüksekliğini takip etmesi kanaatimizce olguyu ilginç kılmaktadır.
Olgular
Olgu 33 yaşında olup, gravidası üç, paritesi bir ve bir yaşayanı vardı. Son adet tarihine göre 40 haftalık, ancak gebelik kesesi üç hafta geç belirlendiği için 37 haftalık olarak kabul edildi. Olgu, son günlerde fetal hareketlerinin azalması ve son kontrol amacı ile başvurdu. Olguya başka bir merkezde gebeliğin ikinci trimesterinde yapılan üçlü testte AFP’nin 17 MoM bulunması üzerine amniyosentez uygulanmış ve karyotipi normal bulunmuştu. Olgunun gebelik yaşına göre 30. haftasında fetusta gelişme geriliği saptanmış, ancak önerilen sonraki kontrollere gitmemişti. Gebeliği süresince günde ortalama beş sigara içmiş ve 16 kg almıştı. Fetusun ultrasonografik incelenmesinde; baş prezantasyonu saptandı ve amniyon sıvısı ileri derecede azalmıştı. Fetal ölçümler gebelik haftasına göre –2 standart sapma ve altında bulundu. Ortalama tahmini ağırlık 1500 g olarak belirlendi. Fetal kardiyak atım izlenemedi, fetal abdominal kavitede sıvı birikimi izlendi. Fetusun gebelik yaşına göre geri kaldığı belirlendi. Oksitosin ile doğum indüklendi, dört saat sonra 1600 g, 45 cm ve 0/0 APGAR’lı kız fetus plasenta ile birlikte vajinal yolla spontan olarak doğurtuldu. Kordon fetus boynuna tamamen sekiz kez dolanmıştı (Resim I). Kordonun plasental insersiyona kadar dolanması ve oligohidramniyos nedeniyle, plasenta fetusa yapışık olarak doğdu. Postpartum kordon boyu 125 cm olarak ölçüldü. Kordon açıldığında, fetus boynunun normalden daha uzun olduğu ve sirküler derin izler tespit edildi (Resim 2).
Tartışma
Umbilikal kordonun fetus boynuna dolanması tüm gebeliklerin %23 ile %33’ünde görülür ve gebelik genellikle sorunsuz seyreder. Bununla birlikte, umbilikal kordonun tek bir kez dolanması dahi, doğumun birinci ve ikinci evresinde yüksek oranda değişken fetal deselerasyona ve asidoza yol açabilmektedir. Yayla ve ark . kordon dolanmasının doğumların %16.7sinde görüldüğünü belirtmişlerdir. Genel olarak kordon dolanmasının fetal ve neonatal etki riski düşük olarak kabul edilse de, dolanma sayısının fetal durumu ve doğum şeklini etkilediği bildirilmektedir. Kordon dolanması oligohidramniyos ile birlikte olduğu durumlarda fetal distrese yol açabilmektedir. Şimdiye kadar en fazla dokuz kez kordonun fetus boynuna dolandığı bildirilmiştir. Olgumuzda ise sekiz kez dolandığı saptandı. Olgumuzda olduğu gibi umbilikal kordonun fetus boynuna dolanarak ölümüne yol açması, oldukça nadir görülmektedir . Kordonun boyu, gebelik haftası, plasenta lokalizasyonu, fetusun ağırlığı, hareketliliği ve amniyon sıvısının miktarı, kordon dolanması ile ilişkili faktörlerdir. Erken trimesterlerde dolanmış olan kordon fetus hareketleri ile spontan olarak açılabilmektedir. Kordon dolanmasının fetusta gelişme kısıtlanmasına yol açabileceği bildirilmemiştir . Ayrıca ikinci trimesterde AFP yüksekliğinin saptanması olası IUGR’nin habercisi olabilir. Biz kordon dolanması ile ikinci trimesterde yüksek AFP arasında bir ilişki olup olmadığını gösteren bulguya rastlayamadık. Bunun tesadüfi bir bulgu olabileceğini düşünmekteyiz
Sonuç
Antenatal takipte nadir görülen bir komplikasyon olan kordonun sekiz kez fetus boynuna dolanması ve ölümüne neden olması, olgumuzu ilginç kılmaktadır. Olgumuz son trimesterinde düzenli gebelik takibini yaptırmamış, dolayısıyla nukal kord açısından da değerlendirilememiştir. Üçüncü trimesterde ultrasonografi ile nukal kord tanısı kolay konulabilir, özellikle renkli Doppler ultrasonografi ile nukal kordun yanı sıra, dolanma sayısı hakkında da fikir verilebilir. Obstetrik ultrasonografi tetkiki sırasında, fetus boynu nukal kord açısından da değerlendirilirse, gebeliğin takibi ve doğum yönünden uyarıcı olabileceğini düşünmekteyiz.
Kaynaklar

1. Larson JD, Rayburn WF, Crosby S, Thurnau GR. Multiple nuchal cord entanglements and intrapartum complications. Am J Obstet Gynecol 1995;173:1228-31.
2. Kumari S, Saxena A, Monga D, Malikm A, Kahra M, et al. Significanceof cord problems at birth. Idian Pediatr 1992;29:301-5.
3. Miser WF. Outcome of infants born with nuchal cords. J Fam Practice 1992;34:441-5.
4. Collins JH. Nuchal cord type A and type B. Am J Obstet Gynecol. 1997;177:94.
5. Larson JD, Rayburn WF, Crosby S, Thurnau GR. Multiple nuchal cord entanglements and intrapartum complications. Am J Obstet Gynecol 1995;173:1228-31.
6. Hankins GDV, Snyder RR, Hauth JC, Gilstrap LC, Hammond T. Nuchal cords and neonatal outcome. Obstet Gynecol 1987;70:687-91.
7. Yayla M, Sezer FA, Güngören A, Akdeniz N, Erden AC. Gebelikte umbilikal kordon dolanması. İstanbul Jinekoloji ve Obstetrik Dergisi 1997;1:44-6.
8. Uludağ S,Madazlı R, Şen C, Ocak V. Boyunda kordon dolanmasının doğum eylemi üzerine etkisi. Pernatoloji Derg 1994;2:251-4.
9. Cruikshank DP. Malpresentation and umbilical cord complications. In Scott JR, DiSaia PJ, Hammond CB, Spellacy WN (Eds) Danforth’s Obstetrics and Gynecology 7th Ed JB Lippincott Comp, Philadelphia 1994:501-19.
10. Bruce S, Stanley LF, Bowe E, Rey H, Shamsi H. Umbilical cord complication as a cause of perinatal morbidity and mortality. J Perinat Med 1978;6:89-94.
11. Collins JH, Collins CL, Weckwerth SR, De Angelis L. Nuchal cords: timing of prenatal diagnosis and duration. Am J Obstet Gynecol. 1995;173:768.
12. Lipitz S, Seidman DS, Gale R, Stevenson DK, Alcalay M, Menczer J, Barkai G. Is fetal growth affected by cord entanglement? J Perinatol. 1993;13:385-8.
13. Akinbiyi AA. Unexplained elevated maternal serum alpha-fetoprotein in singleton pregnancies as a predictor of fetal risk. Int J Gynaecol Obstet 1996;53:17-21
14. Yaron Y, Cherry M, Kramer RL, O'Brien JE, Hallak M, Johnson MP, Evans MI. Second-trimester maternal serum marker screening: maternal serum alpha-fetoprotein, beta-human chorionic gonadotropin, estriol, and their various combinations as predictors of pregnancy outcome. Am J Obstet Gynecol 1999;181:968-74.
15. Huerta-Enochian G, Katz V, Erfurth S. The association of abnormal alpha-fetoprotein and adverse pregnancy outcome: does increased fetal surveillance affect pregnancy outcome? Am J Obstet Gynecol 2001;184:1549-53.
Dosya / Açıklama
Resim 1.
Kordonun fetus boynuna defalarca ve üst üste dolanmış hali.
Resim 1
Kordon fetus boynundan açıldıktan sonra, fetus boynundaki izleri görülmektedir.