Olgu
23 yaşında bir primigravida 28+0. haftada kanama ile acilen yatırıldı. Yapılan ultrasonografik değerlendirmede fetal ağırlık 1100gr. olarak bulundu. Öncesinde rutin 23. hafta servikal değerlendirme sırasında posterior yerleşimli plasentanın internal os'u tamamen kapattığı tespit edilmişti. Konservatif tedbirlere rağmen kanamanın artması üzerine hasta operasyona alınarak internal os ve uteroplasental kanama yüzeyini stabilize etmek amacıyla acil servikal cerclage yapıldı. Kanama postoperatif dönemde giderek azaldı. 20 gün sonra gebelik 31. haftayı doldurduğunda tekrar artan kanama ve kontraksiyonlar nedeniyle Sectio yapılarak l400gr. ağırlığında l.dk 3 Apgarlı, 5.dk entübe, preterm AGA (gestasyonel haftasına uygun tartı) doğurtuldu. Doğumdan hemen sonra gelişen solunum yetersizliği RDS (respiratuar distres sendromu) ile uyumluydu. Erken dönem tek doz sürfaktan uygulandı. Mekanik ventilasyon ile CMV modunda 4 gün, ekstübasyon sonrası nazal cpap 4 gün sürdü. Bu dönem içinde umbilikal arter ve ven kateteri kullanıldı. Prematürite apnesi kontrol altına alındı. Total enteral beslenmeye 12. günde geçildi; 16. günde tamamen oral beslenebilmekteydi. Prematürite retinopatisi, intraventriküler kanama, sepsis, prematürite anemisi veya raşıtismi gelişmedi. Toplam yatış süresi 18 gün olmakla birlikte 33 1/7 gün ve 1565 gram olarak taburcu edildi. İki ay 10 günlükken bebek yakınmasız, tartı 4300 gram, boy 52 cm. ve baş çevresi 36.8 cm. olarak saptandı.
Sonuç
Placenta Previa'da aşırı prematuritenin önlenmesi ve yenidoğan yoğunbakım süresinin azaltılması amacıyla yapılan bu operasyonun bu olguda amacına ulaştığını düşünmekteyiz.
Anahtar Kelimeler
-