Ara

Bu bölümde sistem içerisindeki makaleler arasında arama yapabilirsiniz.

Dergi Kimliği

Online ISSN
1305-3132

Yayın Dönemi
1993 - 2021

Editor-in-Chief
​Cihat Şen, ​Nicola Volpe

Editors
Daniel Rolnik, Mar Gil, Murat Yayla, Oluş Api

11–13+6 haftada fetal anatomiyi ne kadar değerlendirebiliriz?

Derya Sivri Aydın, Murat Yayla

Künye

11–13+6 haftada fetal anatomiyi ne kadar değerlendirebiliriz?. Perinatoloji Dergisi 2018;26(2):57-63 DOI: 10.2399/prn.18.0262001

Yazar Bilgileri

Derya Sivri Aydın1,
Murat Yayla2

  1. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği, İstanbul
  2. International Hospital, Perinatoloji Kliniği, İstanbul
Yazışma Adresi

Derya Sivri Aydın, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği, İstanbul , [email protected]

Yayın Geçmişi

Gönderilme Tarihi: 04 Nisan 2018

Kabul Edilme Tarihi: 02 Mayıs 2018

Erken Baskı Tarihi: 02 Mayıs 2018

Çıkar Çakışması

Çıkar Çakışması: Çıkar çakışması bulunmadığı belirtilmiştir.

Amaç
Rutin gebelik muayenesinin bir parçası olan 11–13+6 haftada anöploidi taramasına ilave olarak fetal anatomik yapıların farklı CRL değerlerine göre ne oranda görüntülenebileceği saptamaktır.
Yöntem
Retrospektif tanımlayıcı olgu serisi olarak planlanan çalışmada, 1.4.2006–30.09.2017 tarihleri arasında, gebeliğin 11–13+6 haftalarında nukal tarama yapılan toplam 5238 tek fetüse ait veriler analiz edildi. Fetüsler CRL ölçümüne göre 4 gruba (CRL 45–54 mm arası Grup 1, CRL 55–64 mm arası Grup 2, CRL 65–74 mm arası Grup 3, CRL 75–84 mm arası Grup 4) ayrıldı. Her grup için fetüsün organ ve vücut kısımlarının görüntülenebilme oranları hesaplandı ve istatistiksel analizleri yapıldı.
Bulgular
Gebelerin yaş ortalamaları 30.1±4.65 (aralık:17–46), fetüslerin ortanca CRL değeri 62 (aralık: 45–84) mm idi. Tüm gruplarda fetal anatomi görüntüleme başarısı en yüksek olan organ ve bölümler sırasıyla; üst ekstremite, alt ekstremite, kranyum, mide, mesane, ense kalınlığı, burun kemiği, vertebra ve abdomen olarak belirlendi. Bu yapıların hepsinde görüntüleme başarısı %90’ın üzerinde idi. Kalp dört odacık tüm gruplarda %52.6 oranında, kalp büyük damar çıkışları tüm gruplarda %44.3 oranında izlendi. Böbreklerin tüm gruplarda %52.0 oranında gözlenebildiği belirlendi. CRL grupları arasında; kranyum, ense saydamlığı, abdomen duvarı, alt ve üst ekstremite hariç diğer tüm anatomik yapılarda görüntüleme oranları, istatistiksel anlamlı olarak farklıydı. En düşük görüntüleme oranları Grup 1’de iken en yüksek oranlar Grup 4’te idi.
Sonuç
Çalışmamızda 11–13+6 hafta anöploidi taraması sırasında, fetüsün kalp ve böbreklerin dışında kalan temel anatomik yapılarının %90’ın üzerinde başarılı bir şekilde görüntülenebildiğini, görüntüleme oranlarının beklendiği gibi gebelik haftasına paralel olarak arttığı saptandı. Klasik olarak nukal tarama zamanlamasında 11-12 haftalar daha uygun iken fetal anatomi değerlendirmesi için 12-13. haftalar tercih edilebilir.
Anahtar Kelimeler

11–13 hafta, fetal anatomi, ultrasonografi, görüntüleme başarısı, ilk trimester, fetal kalp.

Giriş
Fetal yapısal anomaliler tüm gebeliklerin %2–3’ünde görülmektedir.[1] Günümüzde gelişmiş ülkelerde bu yapısal anomalilerin tespiti için ultrasonografi (USG) rutin prenatal bakımın ayrılmaz bir parçası olmuştur. Gebeliğin 18–22. haftaları arasında yapılan orta trimester anatomik USG incelemesi, birkaç on yıl boyunca fetal yapısal anomalilerin saptanması için standart yaklaşım olsa da ultrason çözünürlüğündeki sürekli var olan gelişmeler ile uzmanların artan deneyimleri sayesinde fetal anomalilerin hem tespitinde artış sağlanmış hem de daha erken gebelik haftalarında tanı konulabilmiştir. Yapısal anomalilerin ilk trimester tespiti hem kromozomopatilere eşlik edebilmeleri açısından, kromozomopatilerin erken tanısına destek olurken; hem de izole yapısal anomalilerin prognozu ve doğum öncesi veya sonrası tedavi seçeneklerinin araştırılması gibi durumlarla ilgili bilgi edinmek için erken fırsat sağlar. Kromozom anomalilerinin USG ile ilk trimester taraması ile birlikte transvaginal (TV) USG kullanımı[2,3] ve USG’nin çözünürlüğünün zaman içindeki artışı ile fetal anomaliler erken gebelik haftalarında tespit edilebilir olmuştur.
İlk üç ayda USG ile muayenenin öncelikli amacı fetüsün canlılığının saptanması, fetüs sayısının tespit edilmesi ve kesin gebelik haftasının saptanması idi. Prenatal bakıma 1990’lı yılların başından itibaren dahil edilen 11–13+6 hafta ense saydamlığı ölçümü[4] erken fetal anatominin değerlendirilmesinin önünü açtı. İlk üç aylık dönemde fetal anatominin detaylı bir şekilde incelenmesi ile tüm majör yapısal anomalilerin %27.5–62’si tespit edilebilmektedir.[3,5,6] İlk trimesterdeki sonografi, bazı kurumlarda uygulanabilir bir seçenek ve hatta rutin hale gelmiştir. Özellikle fetal anomaliler için daha önceki gebeliklerinde anomali öyküsü, yüksek ense saydamlığı ölçümü, artmış biyokimyasal risk gibi yüksek riskli popülasyonlarda veya obez kadınlarda olduğu gibi ikinci trimester ultrasonun teknik olarak zor olduğu popülasyonlarda ilk trimester yapısal anomali incelemesi daha yararlı olabilir. Her ne kadar serebellar vermis, korpus kallosum gibi bazı fetal yapılar ilk trimesterde tamamen oluşmadığından, ilk trimester incelemesi bu yapılardaki anormallikleri dışlayamasa da yapısal anomalilerin en az yarısı erken dönemde tanınabilmektedir. Orta trimester muayenesinde ise bu oran %60 olarak bildirilmektedir.[7,8]
Halihazırda rutin gebelik muayenesinin bir parçası olan 11–13+6 haftada anöploidi taramasına ilave olarak bu muayene sırasında, farklı CRL değerlerine göre fetal anatomik yapıların ne oranda görüntülenebileceği, dolayısıyla kromozomopati taraması ile beraber fetal yapısal anomalileri incelemenin daha ideal olarak hangi CRL değerlerinde yapılabileceğini çalışmamızda irdelemeyi amaçladık.
Yöntem
Retrospektif tanımlayıcı olgu serisi olarak planlanan çalışmaya, 1.4.2006–30.09.2017 tarihleri arasında, gebeliğin 11–13+6 haftalarında nukal tarama yapılan toplam 5238 canlı tek fetüse ait veriler prospektif olarak biriktirildi, çeşitli organların ve anatomik yapıların görüntüleme başarısı retrospektif olarak değerlendirildi.
Fetüslerin incelemeleri, dönemin güncel kılavuzlarına (Fetal Medicine Foundation - Londra - http://www.fetalmedicine.com) göre, USG incelemeleri HDI 4000 (Philips Healthcare, Andover, MA, ABD), Voluson 730 Pro, Voluson 730 Expert, Voluson E10 (General Electric Healthcare, Chicago, IL, ABD) cihazları kullanılarak iki operatör tarafından transabdominal (TA) olarak yapıldı. Transvaginal yol sadece NT görüntülenemeyen olgularda tercih edildi (%3). Her gebe için en az 15 dakika, en fazla 20 dakikalık zaman ayrıldı. Gerektiğinde damar varlığı ve ilişkileri için renkli Doppler kan akımlarından yararlanıldı.
Fetal anatomik inceleme sırasında; kranyal kemikler, orta hat falks serebri, koroid pleksus ile dolu ventriküller, intrakranyal saydamlık; ense kalınlığı; yüzde orbitalar, burun kemiği, maksilla ve mandibula; vertebrada servikal alandan sakral bölgeye kadar omurga ve deri; toraksta simetrik akciğer dokuları ve plevral boşluk; kalpte dört odacık görünümü (iki atriyum, iki ventrikül ve septumun varlığı, atriyoventriküler kapakçıkların açıklığı), büyük damarların çaprazlaşması; abdomende karın cildi, ön duvar bütünlüğü, mide, böbrekler, göbek kordonu ve umbilikal arterler ile mesane; alt ve üst ekstremite uzun kemikleri, el ve ayaklar, eklem hareketleri, duktus venosus ve bilateral uterin arter kan akımları görüntülendi. Görüntüler cihaz hafızasına alındı, resimleri çekildi, ayrıca bilgisayar sistemine kayıt edilerek raporlandı. Özellikle yüz, kalp ve ekstremite incelemelerinde ilgili iç yapıların ve diğer bölümlerin tamamı görüntülenememişse kayıtlara yorum yazılmadı ve o organa ait veri bölümü boş bırakıldı. Fetüsler CRL ölçümüne göre 4 gruba (CRL 45–54 mm arası Grup 1, CRL 55–64 mm arası Grup 2, CRL 65–74 mm arası Grup 3, CRL 75–84 mm arası Grup 4) ayırıldı. Her grup için yukarıda sayılan organ ve vücut kısımlarının görüntülenebilme oranları hesaplandı ve istatistiksel analizleri yapıldı.
Tüm istatistiksel analizler için SPSS version 16 for Windows programı (SPSS Inc., Chicago, IL, ABD) kullanıldı. Deskriptif veriler için tanımlayıcı istatistiksel yöntemler (ortalama, standart sapma) kullanıldı. Gruplar arası oranlar deskriptif analiz ile crosstabs yapılarak, gruplar arası fark olup olmadığı ise ki-kare testi ile hesaplandı. Anlamlılık p<0.05 düzeyinde değerlendirildi.
Bulgular
Gebelerin yaş ortalamaları 30.1±4.65 (aralık:17–46), fetüslerin ortanca CRL değeri 62 (aralık: 45–84) mm idi. Temel kayıt değerlerine 5188 gebede ulaşıldı, eksik temel verisi olan 50 olgu çalışma dışında bırakıldı. CRL değerlerine göre gebelerin dağılımı Tablo 1’de gösterildi.
Tüm gruplarda fetal anatomi görüntüleme başarısı en yüksek olan organ ve bölümler sırasıyla; üst ekstremite, alt ekstremite, kranyum, mide, mesane, ense kalınlığı, burun kemiği, vertebra ve abdomen olarak belirlendi. Bu yapıların hepsinde görüntüleme başarısı %90’ın üzerinde idi. Fetal anatominin CRL gruplarına göre görüntülenme oranları Tablo 2 ve 3’te gösterilmektedir.
Kranyum tüm gruplarda %99.3 oranında gözlendi. CRL grupları arasında kranyumun gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p=0.056).
Ense kalınlığının tüm gruplarda %97.4 oranında ölçülebildiği belirlendi. CRL grupları arasında NT'nin ölçülebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p=0.169).
Burun kemiği tüm gruplarda %95.8 oranında görüntülendi. CRL grupları arasında burun kemiğinin görüntülenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.0001). En yüksek oran 96.7 ile Grup 2’de, en düşük oran %92.5 ile Grup 1’de izlendi.
Vertebra tüm gruplarda %95.6 oranında gözlendi, CRL grupları arasında vertebranın gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük gözlemlenme oranı %83.6 ile Grup 1’de, en yüksek oran %99.0 ile Grup 4’te izlendi.
Dört kalp odacığı tüm gruplarda %52.6 oranında gözlendi, CRL grupları arasında dört kalp odacığının gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük dört kalp kadranı gözlenme oranı %40.1 ile Grup 1’de, en yüksek oran %64.4 ile Grup 4’te izlendi.
Kalp damar çıkışları 2008 yılından itibaren 4045 fetüste incelendi ve tüm gruplarda %44.4 oranında gözlenebildi. CRL grupları arasında kalp büyük damar çıkışlarının gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük gözlenme oranı %34.3 ile Grup 1’de, en yüksek oran %60.1 ile Grup 4’te izlendi. Kalp dört odacık ve kalp damar çıkışlarının görüntülenme oranları Tablo 4’te gösterilmektedir.
Toraks ve ilgili yapılar tüm gruplarda %90.6 oranında gözlenebildi, CRL grupları arasında akciğerlerin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük gözlemlenme oranı %82.1 ile Grup 1’de, en yüksek oran %96.2 ile Grup 4’te izlendi.
Abdomen duvarın tüm gruplarda %93.4 oranında gözlenebildi, CRL grupları arasında abdomenin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p=0.315).
Midenin tüm gruplarda %99.0 oranında gözlendiği belirlendi, CRL grupları arasında midenin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük gözlemlenme oranı %97.1 ile Grup 1’de, en yüksek oran %99.8 ile Grup 3 ve 4’te izlendi.
Böbreklerin tüm gruplarda %52.0 oranında gözlenebildiği belirlendi, CRL grupları arasında böbreklerin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük gözlemlenme oranı %33.5 ile Grup 1’de, en yüksek oran %74.4 ile Grup 4’te izlendi.
Mesanenin tüm gruplarda %96.5 oranında gözlenebildiği belirlendi, CRL grupları arasında mesanenin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p<0.001). En düşük gözlemlenme oranı %90.0 ile Grup 1’de, en yüksek oran %97.9 ile Grup 4’te izlendi.
Üst ekstremitelerin ayrıntılarının tüm gruplarda %99.8 oranında gözlenebildiği belirlendi, CRL grupları arasında üst ekstremitenin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p=0.201).
Alt ekstremitelerin tüm gruplarda %99.5 oranında gözlenebildiği belirlendi, CRL grupları arasında alt ekstremitenin gözlenebilmesi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p=0.299). En düşük gözlemlenme oranı %99.1 ile Grup 1’de, en yüksek oran %99.7 ile Grup 4’te izlendi.
Tartışma
Çalışmamız, rutin 11–13+6 hafta nukal tarama programı sırasında, fetüsün yapısal muayenesinin, kalpte dört odacık, büyük damar çıkışları ve böbrekler haricindeki diğer organlarda kolaylıkla mümkün olduğunu gösterdi. Kalp, damar çıkışları ve böbrek dışındaki genel anatomik yapılar CRL artışı ile orantılı olarak, %90’ın üzerinde görüntülenebilme oranına sahipti.
TV USG kullanılarak yapılan yapısal anormalliklere yönelik bir tarama çalışmasında, yüz ve kalp hariç, olguların %94’ünde fetal anatomi görüntülenebilmiştir.[3] Çalışmamızda zaman içinde, ultrasonografi cihazlarının rezolüsyonundaki ve operatörlerin deneyimlerindeki artış ile TA USG ile bu oranlar yakalansa da 11–13+6 hafta muayenesinde kalp ve böbreklerin incelenmesinin belirli oranları geçemediğini saptadık. Kalp odacıklarının ve böbreklerin başarılı bir şekilde gözlemlenebilme oranı sırasıyla %44.6 ve %52.0 idi.
Hutchinson ve ark.’nın[9] yaptıkları ekokardiyografi çalışmasında 11–13+6 hafta arasında büyük damar çıkışlarının görüntülenme oranları %79 olarak verilmiştir. Hatta yazarlar 8 haftada dahi kalp dört odacığını %50’nin üzerinde gözlemleyebilmişlerdir. Ancak Souka ve ark.[10] damar çıkışları ile ilgili aynı oranı (%79) ancak 20–24. gebelik haftalarında yapılan detaylı incelemede elde edebilmişlerdir. Souka ve ark.[10] ilk dönemde kalp dört odacık için %87.4, büyük damar çıkışları için %49.9 görüntüleme oranları verirken bizim çalışmamızda bu oranlar sırasıyla %52.6 ve %44.4 idi. Ülkemizden Dilek ve ark.[11] 519 olguluk kalp anomalilerini saptamaya yönelik bildirilerinde, kalp dört odacık görünümünü olguların tamamında, büyük damar çıkışlarını ise %75’inde dokümante ettiklerini bildirmişlerdir. Çalışmamızdaki damar çıkış gözlenme oranları, Hutchinson ve ark.[9] ile Dilek ve ark.’nın[11] oranlarından düşük, Souka ve ark.’nın[10] oranına ise yakındır. Bunun nedenlerini ilk yıllardaki cihaz kalitesine, kalbe yönelik özel tetkik yapılmamış olmasına ve nispeten kısa inceleme süresine bağlamaktayız.
Souka ve ark.[12] 2004 yılında TA ve TV USG’yi kombine ettikleri çalışmalarında 11–14 hafta taramada; görüntüleme oranlarını kalp dört odacık (%87.4) ve böbrek (%87.6) dışındaki diğer yapısal alanlarda %99’un üzerinde bildirmişlerdir. Ebrashy ve ark.[13] TA ve TV USG’nin 13–14. haftada fetal anatominin görüntülenme oranlarını karşılaştırdıkları çalışmalarında TV USG ile kalp ve böbrek hariç diğer yapıları %90’ın üzerinde görüntülenebildiğini rapor etmişlerdir. Fetüslerin %97’sinin TA USG ile değerlendirildiği çalışmamızda bu çalışmanın TA USG oranları ile benzer sonuçlar elde ettik. Ebrashy ve ark.’nın çalışmasında sadece 13 ve 14. haftalarda değerlendirilme yapılmasına rağmen TA USG ile abdominal duvar hariç diğer yapılarda görüntülenme oranları %90’ın altında kalmıştır. Bizim çalışmamızda aynı yapılardaki oranlarımız daha yüksektir.
Fetal yapısal anomalilerin 11–13+6 haftada tanınma oranı Hernandi ve Töröcsik’in[3] 3991 olguluk çalışmalarında %27.5, Economides ve ark.’nın[14] 1632 olguluk çalışmalarında %53.8 ve Carvalho ve ark.’nın[15] 2853 olguluk çalışmalarında %22.3 olarak saptanmıştır. Weiner ve ark.[16] 11–14 haftada fetal anatomi taramasını, sadece sagittal planda fetüsü incelerken yapısal anomali şüphesi varsa yapmış ve bu şekilde yapısal anomalili fetüslerin yaklaşık %50’sinin tanınabileceğini vurgulamıştır. Hildebrand ve ark.[17] ölümcül anomalileri ilk trimesterde %88, ikinci trimesterde %92 oranında; çocukta gelecekte olumsuzluklara neden olabilecek anomalileri ilk trimesterde %35, ikinci trimesterde %44 oranında, rutin taramada ise tüm anomalileri ilk trimesterde %13 ve ikinci trimesterde %29 olarak bildirmişlerdir. Ülkemizden de Dane ve ark.[18] ilk trimesterde majör anomalileri %70 oranında tespit edebildiklerini bildirmiştir.
Erken döneme ait 44.859 olguluk bir çalışmada yapısal anomali saptama oranı %43.6 olarak verilmiştir.[6] Akrania, alobar holoprozensefali, ekzomfalos, gastroşizis, megasistis ve vertebra anomalilerinin hepsi, el veya ayak agenezilerinin %77’si, diyafragmatik hernilerin %50’si, ölümcül iskelet displazilerinin %50’si, polidaktililerin %60’ı, majör kardiyak defektlerin %34’ü, yarık damak ve dudakların %5’i, açık spina bifidadaların %14’ünde tanı konulabilmiştir.[6]
Ülkemizden Melekoğlu ve ark.[19] ventrikülomegali saptanan hastaların %33.3’ünün, yarık dudak-damak saptanan hastaların %25’inin, kardiyak malformasyonların %43.7’sinin, diyafragma hernisi saptanan olguların %33.3’ünün ve letal iskelet displazilerinin %75’inin birinci trimester tarama programı sırasında saptandığını, korpus kallosum agenezisi, Dandy-Walker malformasyonu, konjenital pulmoner hava yolu malformasyonu ve pulmoner sekestrasyon anomalilerinin ise birinci trimester taramada saptanamadığını bildirmişlerdir. Biz çalışmamızda saptadığımız anomaliler için ayrıntılı analize ve karşılaştırmaya girmedik ancak literatürde anomali saptanmış olan çalışmalardaki organ ve bölüm oranlarının bizim görüntüleme oranlarımızla uyumluluk gösterdiğini belirledik.
İtalya’dan 78.002 olguluk sistemik analizde 11–13+6 haftada yapısal anomali tespit oranı TA USG ile %51, TV USG ile %43, iki tekniğin birleşimi ile %62 olarak saptanmış, fetal ekokardiyografi yapılır ise rutin taramada %43 olan kalp anomalisi yakalama oranının %53’e yükseldiği bulunmuştur.[5] Bir diğer meta-analizde düşük riskli topluluktaki 115.731 fetüs incelenmiş, sistemik majör anomalileri 11–13+6 hafta arasında tanıma oranı %46.1, bütün anomalileri tanıma oranı ise %32.4 olarak bulunmuştur.[20]
Gebelik haftası ilerledikçe yapısal anomali saptama oranları artmaktadır, 11. haftada %45 olan saptama oranı 14. haftada %76’ya çıkmaktadır.[21] Çalışmamızda da benzer şekilde hemen hemen tüm yapılarda, görüntüleme başarısı en düşük Grup 1, en yüksek Grup 4’te idi (istatistiksel fark olanlarda). Burun kemiğinde en yüksek görüntülenme oranı Grup 2’de idi, Grup 3 ve 4’te de oran Grup 2 ile benzerdi. Bu da burun kemiği görüntülenmesinin 11. haftadan sonra daha kolay olduğu bilgisi ile örtüşmekteydi.[22]
Çalışmamızda böbreğin başarılı bir şekilde görüntülenebilme oranı CRL 45–54 mm arasında %33.5 iken CRL artışı ile artarak CRL 65–74 mm arasında %60.4, CRL 75–84 mm arasında %74.4’e ulaşmaktadır. Souka ve ark.[12] medyan CRL’yi 64.9 mm verdikleri çalışmalarında bu oranı 11–14 haftada TA ve TV USG ile sırasıyla %77.9 ve %87.6 olarak bildirmişlerdir. Ebrashy ve ark.[13] sadece 13–14. hafta fetüsleri dahil ettikleri çalışmalarında bu oranı TA USG için %63, TV USG için %85.6 olarak bildirmişlerdir. Çalışmamızda genel oran %52 olsa da bu haftalardaki oranlarımız sırasıyla %60.4 ve %74.4’tür. Bu çalışmadaki fetüslerin sadece 13 ve 14. haftadan oluşması görüntüleme başarısının yüksekliğini açıklamaktadır. Anomali sıklığının da verildiği 2876 olguluk prospektif çalışmada 13–14. haftada hiçbir renal patolojiye tanı konulmamıştır.[13] Benzer şekilde Hildebrand ve ark.[17] da 21.189 olguluk çalışmalarında 11–14. haftada hiçbir renal patolojiye tanı konulmadığını bildirmişlerdir.
Yaklaşık her iki yapısal anomaliden biri birinci trimester taramasında saptanabilse de korpus kallozum agenezisi, serebellar veya vermis hipoplazisi, ekojenik akciğer lezyonları, barsak obstrüksiyonu, renal defekt veya talipese ilk trimester muayenesinde tanı konulamamaktadır.[6] Harper ve ark.[23] yaptıkları analizde ilk trimesterde fetal anatomi taramasının fetal anomalilerin tespitini artırabileceğini bununla birlikte, genel ve normal kilolu popülasyonlarda %5’in altında fetal anomali prevalansı düşünüldüğünde tek bir ek anomaliyi tespit etmek için fazla sayıda tarama gerekeceğini bu nedenle, ilk trimester anatomi taramalarının sadece fetal anomaliler için yüksek risk altındaki popülasyonlarda uygun olabileceğini bildirdiler.
Sonuç
Gelişen teknoloji ve bilgi birikimi sayesinde gebeliğin 11–13+6. haftasında fetüse ait temel organ ve yapıların görüntülenmesi artık mümkündür. Temel amaç özellikle majör anomalilerin erken saptanmasıdır. Çalışmamızda fetüsün erken dönem muayenelerinde kalp ve böbreklerin dışında kalan temel yapıların %90’ın üzerinde başarılı bir şekilde görüntülenebildiğini saptadık. Cihaz kalitesinin ve incelemeye ayrılacak sürenin arttırılması, ayrıca transvaginal inceleme yolunun seçilmesi ile yüksek görüntüleme başarısı mümkün olabilecektir.
Kaynaklar
  1. Whitworth M, Bricker L, Mullan C. Ultrasound for fetal assessment in early pregnancy. Cochrane Database Syst Rev 2015;7:CD007058. [PubMed] [CrossRef

  2. Timor-Tritsch IE, Monteagudo A, Warren WB. Transvaginal ultrasonographic definition of the central nervous system in the first and early second trimesters. Am J Obstet Gynecol 1991;164:497–503. [PubMed] [CrossRef

  3. Hernadi L, Töröcsik M. Screening for fetal anomalies in the 12th week of pregnancy by transvaginal sonography in an unselected population. Prenat Diagn 1997;17:753–9. [PubMed] [CrossRef

  4. Nicolaides KH, Azar G, Byrne D, Mansur C, Marks K. Fetal nuchal translucency: ultrasound screening for chromosomal defects in first trimester of pregnancy. BMJ 1992;304(6831):867–9. [PubMed

  5. Rossi AC, Prefumo F. Accuracy of ultrasonography at 11–14 weeks of gestation for detection of fetal structural anomalies: a systematic review. Obstet Gynecol 2013;122:1160–7. [PubMed] [CrossRef

  6. Syngelaki A, Chelemen T, Dagklis T, Allan L, Nicolaides KH. Challenges in the diagnosis of fetal non-chromosomal abnormalities at 11–13 weeks. Prenat Diagn 2011;31:90–102. [PubMed] [CrossRef

  7. Saltvedt S, Almstrom H, Kublickas M, Valentin L, Grunewald C. Detection of malformations in chromosomally normal fetuses by routine ultrasound at 12 or 18 weeks of gestation – a randomised controlled trial in 39,572 pregnancies. BJOG 2006;113:664–74. [PubMed] [CrossRef

  8. Rydberg C, Tunon K. Detection of fetal abnormalities by second-trimester ultrasound screening in a non-selected population. Acta Obstet Gynecol Scand 2017;96:176–82. [PubMed] [CrossRef

  9. Hutchinson D, McBrien A, Howley L, Yamamoto Y, Sekar P, Motan T, et al. First-trimester fetal echocardiography: identification of cardiac structures for screening from 6 to 13 weeks’ gestational age. J Am Soc Echocardiogr 2017;30:763–72. [PubMed] [CrossRef

  10. Souka AP, Pilalis A, Papastefanou I, Eleftheriadis M, Papadopoulos G. Quality assessment of the detailed anomaly ultrasound scan. J Matern Fetal Neonatal Med 2017;17:1–5. [PubMed] [CrossRef

  11. Dilek TUK, Yıldırım GG, Sarı U, Aydeniz GE. Fetal kalbin birinci ve ikinci trimester ultrasonografisinde değerlendirilmesi: sonuçlar, sınırlamalar. Perinatoloji Dergisi 2017;25(Suppl):S38. [CrossRef

  12. Souka AP, Pilalis A, Kavalakis Y, Kosmas Y, Antsaklis P, Antsaklis A. Assessment of fetal anatomy at the 11–14-week ultrasound examination. Ultrasound Obstet Gynecol 2004;24:730.–4. [PubMed] [CrossRef

  13. Ebrashy A, El Kateb A, Momtaz M, El Sheikhah A, Aboulghar MM, Ibrahim M, et al. 13–14-week fetal anatomy scan: a 5-year prospective study. Ultrasound Obstet Gynecol 2010;35:292.–6. [PubMed] [CrossRef

  14. Economides DL, Whitlow BJ, Braithwaite JM. Ultrasonography in the detection of fetal anomalies in early pregnancy. Br J Obstet Gynaecol 1999;106:516–23. [PubMed

  15. Carvalho MH, Brizot ML, Lopes LM, Chiba CH, Miyadahira S, Zugaib M. Detection of fetal structural abnormalities at the 11–14 week ultrasound scan. Prenat Diagn 2002;22:1–4. [PubMed] [CrossRef

  16. Weiner Z, Goldstein I, Bombard A, Applewhite L, Itzkovits-Eldor J. Screening for structural fetal anomalies during the nuchal translucency ultrasound examination. Am J Obstet Gynecol 2007;197:181.e1–5. [PubMed] [CrossRef

  17. Hildebrand E, Selbing A, Blomberg M. Comparison of first and second trimester ultrasound screening for fetal anomalies in the southeast region of Sweden. Acta Obstet Gynecol Scand 2010;89:1412–9. [PubMed] [CrossRef

  18. Dane B, Dane C, Sivri D, Kıray M, Cetin A, Yayla M. Ultrasound screening for fetal major abnormalities at 11–14 weeks. Acta Obstet Gynecol 2007;86:666–70. [PubMed] [CrossRef

  19. Melekoğlu R, Çelik E. Birinci trimester fetal anatomik tarama: Bir üçüncü basamak sağlık kuruluşu perinatoloji ünitesi deneyimi. Perinatoloji Dergisi 2017;25(Suppl):S4–5. [CrossRef

  20. Karim JN, Roberts NW, Salomon LJ, Papageorghiou AT. Systematic review of first-trimester ultrasound screening for detection of fetal structural anomalies and factors that affect screening performance. Ultrasound Obstet Gynecol 2017;50:429–41. [PubMed] [CrossRef

  21. Edwards L, Hui L. First and second trimester screening for fetal structural anomalies. Semin Fetal Neonatal Med 2018;23:102–11. [PubMed] [CrossRef

  22. Cicero S, Rembouskos G, Vandecruys H, Hogg M, Nicolaides KH. Likelihood ratio for trisomy 21 in fetuses with absent nasal bone at the 11–14-week scan. Ultrasound Obstet Gynecol 2004;23:218–23. [PubMed] [CrossRef

  23. Harper LM, Wood SL, Jenkins SM, Owen J, Biggio JR. The performance of first-trimester anatomy scan: a decision analysis. Am J Perinatol 2016;33:957–65. [PubMed] [CrossRef
Dosya / Açıklama
Tablo 1.
CRL ölçümüne göre grupların sayı ve yüzde değerleri.
Tablo 2.
Fetüste yapısal alanların görüntülenme oranları I (%).
Tablo 3.
Fetüste yapısal alanların görüntülenme oranları II (%).
Tablo 4.
Kalpte dört odacık ve damar çıkışlarının görüntülenme oranları (%) ve incelenen fetüs sayıları.